Guguk Kuşu
Guguk Kuşu

Guguk Kuşu Film; Randle Mcmurphy’nin 1963’te, Oregon’da bir akıl kurumuna varışıyla başlıyor. McMurphy, tecavüz ve cinsel saldırı sebebiyle ceza olarak cezaevinde zor zamanlar geçirdiği için geri gönderilmek istemiyor. Mcmurphy, şiddete eğilimli özgürlüğe düşkün, ama eğlenceli bir adamdır. Cezasının bitmesine 60 gün kala daha iyi bir zaman geçirmek için “deli” rolü yaparak bir şekilde kendini akıl hastanesine gönderirir. Mcmurphy, içeri girdiğinde kötü karakter olan hemşire Ratched ile karşılaşır ve devletin bürokrasidir. Daha ilk baştan Mcmurphy, Hemşire Racheld’in katı ve soğuk yüzünü görüyor.

İçerde esasında hastalarla, hemşire ratched hastalar üzerinde kurduğu iktarı, McMurphy araya girerek o iktidari indirmeye çalışıyor. Daha ilk başta sert bir kayaya tosladğını McMurphy anlıyor. McMurphy akıl hastanesindeki ilk günlerini arkadaşlarıyla kart oynayarak, ara sıra sigaralarına el koyarak geçirip eğlenmektedir. Git gide yok olan özgürlüğünün farkına varması çok uzun sürmeyecektir. Beyzbol seçimlerinden Hemşire Ratched’in hakimiyeti görülmektedir. Bir beyzbol maçını izlemek için çırpınan McMurphy, hemşireden istediği şeyi bulamaz. Bunun sonucunda hemşire seçim yapılmasını istiyor. Bu beyzbol maçı Amerikada çok ünlüdür. McMurphy kazanacağını düşünür ama ne yazık ki kazanamaz.
Esasen bu hastane dış dünyanın bir yansımasıdır. Burdaki seçimlerden bunu görüyoruz. Filmin bir bölümünde herkes sıraya girip ilaç veriliyor, ama her hastaya aynı ilaç veriliyor, hatta kulağı duymayan adamada aynı ilaç veriliyor. Burda ilaç sektörüne bir eleştiri yapılmış esasen ilaçlar insanları uyuşturulduğu söylenmektedir.
Filmin ilerleyen dakikalarda, Hemşire Ratched, daha çok korkuyla yön veren, daha çok hastaların açıkların üzerine giderek, derdini çözmek değil de egosunu tatmin etmektedir, bir nevi egosunun kurbanı olmuştur. Film de yazar, Hemşire Ratched’in yanında emir bekleyen 3 görevli vardır. Bu görevliler afrikalı, siyahidir. Burda da ırkçılık vardır diyebiliriz. McMurphy düzeni bozduğu için hastane yönetimi onu dizginlemek için elektroşok verilmiştir. Teolojik olarak İsa’nın çilesi diyebiliriz. McMurphy, Billy’nin kekemeliğini geçirmek için kadınlar çağırıyor ve bir kadınla birlikte olduktan kekemeliği geçmektedir. Fakat hemşire onları yakaladıktan sonra, annesine şikayet etmekle tehdit edip, onu korkutmaya çalışmaktadır. Billy, annesinden korkmaktadır. Bu yüzden bunu dayanamayıp intihar etmektedir.
Hemşire Ratched’nin tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilen hastaların sosyal düzenine kendisini aşılamakta zaman kaybetme. Ratched, hastaların tamamen ona bağımlı olmasını sağlayacak şeyler düzenler.
Film de beni iki sahne etkilemiştir ;
Beyzbol seçiminden sonra, McMurphy “siz deli değil, siz sokakta dolaşan insanlardan daha fazla deli değilsiniz” demiştir.
Ve, Filmin sonu çok etkileyen kısımlardan biri, Mcmurphy özgürlüğünün tamamen gittiğini anlamıştır bu yüzden agresiflemiştir. Hastane çözümü, elektroşok tedavisi olmuş. Sağlıklı beyni giderek erimiş, ve yaşayan bir ölüye önüştürülmüştür. McMurphy’nin lobotomlaştırıldığını keşfeder. Bunu dayanamayan kızıldıreli şef, onu boğarak öldürmüş ve özgürlüğüne kavuşturmuştur. Camı kırarak bir kuş gibi baskı yuvasından kaçmıştır. Bulunan başka bir
Guguk ürecinde kullanılabilir.
Guguk Kuşu filmi, akıl hastası olmasından şüphelenilen McMurphy’in akıl hastanesine gönderilmesi, hastanedeki süreci, orada kalan hastaların durumlarını, tedavi süreçlerini ele alınmıştır. McMurphy’in saldırgan, sinirli, tehlike arz eden davranışları anti sosyal kişilik bozukluğuyla nitelendirilir. Akıl hastanesindeki hastaların bir çoğu toplum tarafından dışlanmış hastalardır. Film, toplumun ötekileştirdiği, deli damgası kurduğu hastaların hayata tutunma çabasını gözler önüne sermektedir. Anti sosyal psikiyatri akımının ortaya çıkmasıyla ceza olarak kullanılan EKT, Lobotomi gibi öntemlere eleştiride bulunmuştur.
GUGUK KUŞU
Çıkış Yılı: 1975
Tür : Dram
Yönetmen: Miloš Forman
Yazar: Lawrence Hauben, Bo Goldman, Ken Kesey (roman)
Yıldızlar: Jack Nicholson, Louise Fletcher
AYRICA GÖZ AT